İngilizce öğrenen Türk öğrenciler eğitimlerinin başlangıçlarında fonetik bilinç kazandıklarında, ileride sözcük dağarlığı ve gramer hataları yapsalar dahi söyledikleri ağızlarından doğru biçimde çıktığı için daha iyi anlaşılırlar. Demek ki bu öğrencilerin fonemlerle ve onların alt birimleriyle ilgili temel bilgileri kavramaları büyük önem taşımaktadır. Öte yandan telaffuzları kötü olanlar toplumda yetersiz, eğitimsiz, bilgisiz olarak algılanır. Söz gelimi İngilizce’deki “milk” sözcüğündeki [–?l?] son ikili ünsüz öbeği hece ortasındaki [?] ünsüzünün bir fonksiyonu olarak kalın (dark) [m?l?] okunur; oysa Türkçe’deki [?] ünsüzünün kendisinden sonraki ünsüzü böyle bir sertleştirme özelliği olmadığından [t?l'k?] biçimindeki ince [l]’ye alışan bir Türk, İngilizcedeki yeni sözcüğü yanlış söylecek ve iletişim sorunu yaşayacaktır. Ana ve hedef dildeki bu ve benzer fonem ve alofon sesletimlerindeki farklılıklara müfretta yer verilmesi Türk öğrencinin dikkatinin çekilmesi ve gerekli eğitim ve uygulamanın verilmesi yerinde olacaktır.
Turkish learners of English provided with “phonetic awarenes”at their earliest stage of their education are likely to be understood when they speak even if they make errors in vocabulary and grammar (Nushi, 2018). Thus it is important for them to grasp the basics of phonemes and especially allophones as early as they start learning such elements. On the other hand, people with poor articulation may be considered as incompetent, uneducated or lacking in knowledge. As the English pronounce “milk” with a dark [l], Turkish do not distinguish it in “tilki” ['t?lk?] (dark l, 2018). Such allophonic differences must be taught to Turkish teachers of English must include in their earliest currilum so that their students should not to run into difficulties or communication problems later by distinguishing right and wrong phonemes in the choice of their words. So teachers of English would do well if they up phonetic distinctions in their early stages of their pronunciation teaching to prevent later difficulties in their students’ speeches.