Sosyal, iktisadî, siyasî ve kültürel bir takım özelliklerden dolayı Arap toplumları tek tip değildir. Dolayısıyla Arap dünyası, homojen bir bölge olmadığından Arap kadınları da her yönden farklı yapıdadırlar. Buna bağlı olarak Arap dünyasındaki kadın hareketleri de ülkelere göre değişkenlik göstermektedir. Arap kadın hareketinin doğuşu, 19. yüzyılda başlayan modernleşme hareketi ve 20. yüzyılda kolonyal güçlere karşı yürütülen ulusal bağımsızlık mücadelesine dayanmaktadır. Arap dünyasında kadın haklarıyla ilgilenen erkeklerden ilki Buṭrus el-Bustânî, Rifâʻa Râfiʻ eṭ-Ṭahṭâvî ve Aḥmed Fâris eş-Şidyâḳ’tır. Daha sonraları Zeynep Fevvâz, ‘Âişe et-Teymûriyye, Bâḥisetu’l-Bâdiye, Hudâ Şa‘râvî, Duriye Şefîḳ ve Nevâl es-Saʻdâvî gibi kadınlar yazıları, dernekleri ve mücadeleleriyle haklarını talep etmişlerdir.
Arab societies are different with respect to social, economic, political and cultural characteristics. They are not of similar structure. As these societies are not homogenous, Arabian women are not homogeneous as well. Therefore, women’s movements in different Arabian countries differ from each other. The emergence of Arabian women’s movements is based on the modernization movement of the 19th century and anti-colonial national independence movements of the 20th century. The first males who dealt with women’s rights in the Arabian world are Butrus el-Bustani, Rifa’a Rafi’ et-Tahtavi ve Ahmed Faris eş-Şidyak. Later on, such women as Zeynep Fevvaz, Aişe et-Teymuriyye, Bahisetu’l-Badiye, Huda Şa’ravi, Duriye Şefik and Neval es-Sa’davi fought for their rights with their writings, associations and struggles.