Sanatın başladığı noktada insanın kendi benliğinin dışavurumunu görmek mümkündür. Bu makale; dışavurumun tarihteki sürecine bir bakış amacı taşımaktadır. Dışavurum öncelikle kavram olarak açıklanmakta, dışavurumun tarihte ilk örnekleri, ilkel insan ve sanat açısından ele alınmakta ve motivasyonlarına değinilmektedir. Sonrasında Munch, Cezanne, Kandinsky’nin eserleri örnek olarak gösterilirken Modern Sanat'ta dışavurumun akım olarak nasıl geliştiği incelenmektedir. Kandinsky’nin Sanatta Ruhsallık Üzerine isimli kitabından bölümleri dışavurumla bağdaştırılmakta iken, dışavurumun bir stil olmadığının altı çizilmektedir. Günümüze yaklaşırken, soyut dışavurumun nasıl ortaya çıktığı tarih sürecinde Pollock üzerinden incelenmekte, Pollock’un çalışma biçiminin psikanalizle olan bağlantısına değinilmektedir. Makalenin devamında ise; soyut dışavurumculuğun ayrılan yollar açıklanmaktadır. Makalede son olarak 1970’lerdeki Yeni-dışavurumculuk akımına örnekler üzerinden değinilmektedir.
At the point where art begins, it is possible to see the expressionism of one’s own identity. This article has the goal to view the process of Expressionism in history. Firstly, expressionism is explained as a concept, first examples of expressionism in history are studied through the perspectives of primitive people and art while explaining their motivations. Later on, Munch, Cezanne and Kandinsky’s artworks are shown as examples and how expressionism took place in Modern Art are examined. While making connections between parts of Kandinsky’s book; “Concerning The Spiritual in Art”and expressionism, it is underlined that expressionism is not a style. Approaching today, how abstract expressionism evolved in history is studied through Pollock, connection of his way of working with Psychoanalysis is mentioned. In the following parts, the two pathways that abstract expressionism took place are explained. At last; Neo-Expressionism in the 1970’s are mentioned through examples.