Kent ve kentsel yapılar üzerine çalışmalar yürüten David Harvey, kent hakkı için kent kaynaklarına ulaşmanın bireysel özgürlüklerden çok öte bir şey olduğunu ve ortak bir hak olarak (toplumsal) kenti değiştirerek kendimizi de değiştirdiğimizden söz eder. Yine kent kuramı analizinde kent sisteminin örgütlenişi ile genel olarak sermayenin örgütlenişi arasında doğrudan ilişki kurulduğunu, başka bir deyişle kapitalizmin gelişimi ile kentleşme arasında yakın bir bağlantı olduğunu ortaya çıkarır. Georg Simmel ise “Metropol ve Zihinsel Yaşam” adlı makalesinde metropolün yarattığı ruhsal koşulları ve sorunları para ekonomisi açısından değerlendirir. Ülkemizde özellikle 1960’lardan itibaren başlayan köyden kente göç olgusuyla birlikte, ilk değişim taş ve toprakla iç içe olan bireylerin, önce gönüllü daha sonraları zorunlu olarak betonarme evlere geçişlerini, bu çerçevede mekânsal kopmalar ve örgütlenmeleri beraberinde getirmiştir. Bu çalışmada yönetmenliğini belgesel sinemacı Hasan Özgen’in yaptığı 2016 yapımı “Bir Yenilginin Anatomisi” belgeseli ile Al Jazeera Turk kanalı tarafından 2014 yılında Babil Film’e yaptırılmış olan “Yabancılar Giremez” belgeseli ele alınacaktır. Her iki belgeselde özellikle 1980 sonrasında karşımıza çıkan “modernleşme ve kentleşme” olgusuna, mekânsal değişimler ve bu değişimlerin yol açtığı toplumsal hareketler, kültürler bağlamında yaklaşılmaktadır. Adı geçen belgesellerde yer alan farklı görüntü ve röportajlardan hareketle, yerleşim yeri ve merkezi olarak kentin kullanımının, bireylerin yeni yaşamlarının kurgulanmasında oynadığı roller David Harvey ve Georg Simmel’in görüşleri ışığında tartışılacaktır.
Studying on city and urban structures David Harvey discusses that for the city right reaching the urban resources is more than an individual right, and that as a shared (social) right it changes the city as well as us. Again in the analyze of the city theory he discovers that there is a direct relationship between the organization of the city structure, and the usual organization of the capital, in other words a close relationship between the development of the capitalism, and the urbanization. Georg Simmel, on the other hand, interprets the conditions and problems the city causes acoording to the money economy in his article, “Metropolis and Mental Life”. The first change with the phenomenon of migration, beginning in our country, especially in 1960’s brings along the individuals’ familiar with rural life, transferring into ferro-concrete houses voluntarily initially, obligatory later, and in this context the spatial ruptures and organizations. In this study the documentary movies, “Bir Yenilginin Anatomisi” [An Anatomy of a Defeat] Hasan Özgen directed in 2016, and “Yabancılar Giremez” [Foreigners not Allowed], made produced by Al Jazeera Turk channel to Babil Film in 2014 are discussed. In each documentary the phenomenon of “modernization and urbanization” we come across especially after 1980 is approached in the context of spatial changes, and the social movements, and cultures these changes have produced. With reference to the images and interviews in the documentaries mentioned above the roles of the using of the city as the place and center of the settlement in the building of the new lives of the individuals will be discussed in the light of David Harvey and Georg Simmel’s notions.