FÂTIMÎ HALİFELERİNİN MEYMÛN EL-KADDÂH’IN SOYUNDAN OLDUĞU İDDİALARI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Author :  

Year-Number: 2024-73
Yayımlanma Tarihi: 2024-12-21 22:09:29.0
Language : Türkçe
Konu : Temel İslam Bilimleri
Number of pages: 226-252
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Fâtımî hanedanlığının kurucu lideri Ubeydullah el-Mehdî’dir. Fâtımîler İsmâilîliği resmi mezhep olarak kabul etmişlerdir. Şiî kaynaklarına göre Fâtımîlerin soyu Muhammed b. İsmâil b. Ca‘fer es-Sâdık’a dayanır, yani Şiî mezhebinden olup, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) kızı Hz. Fâtıma ve Hz. Ali’nin soyundan gelmektedirler. Ancak bazı Sünnî kaynaklar bu soyu inkâr ederek Fâtımîleri, Mecûsî ve Yahudi kökenli olduğunu söyledikleri Meymûn el-Kaddâh’a bağlamışlardır. Sünnîler bununla Fâtımîlerin hilâfetinin geçersiz olduğunu söylemek istemişlerdir. Fâtımîlerin kabul ettiği resmi doktrine göre, on birinci imam Ubeydullah el-Mehdî’nin soyu, Muhammed b. İsmâil vasıtasıyla Hz. Fâtıma’ya dayanmaktadır. Sünnî kaynaklar İsmâilîliği Meymûn el-Kaddâh tarafından Şam’da kurulan aşırı Şiî mezheplerden biri olarak görmüşlerdir. İsmâilî da‘vetinin doğuya taşınması uzun sürmemiştir. İsmâilîler Mağrib’te hâkimiyet kurmayı başarmışlar ve Ubeydullah el-Mehdî hicrî 296/909 yılında devletini ilan etmiştir. İsmâilî Devleti Mağrib’ten Mısır’a taşındıktan sonra Fâtımîler adını almıştır. Fâtımîler Kahire’yi yeni başkentleri yapmışlardır. Fâtımîler Devleti yaklaşık üç yüz yıl kadar varlığını sürdürmüştür. Fâtımîlerin kendilerini Hz. Fâtıma soyuna nispet ettikleri tarihî bir gerçektir. Fâtımîler Devletinin meşruiyetinin soy bağı temelinde tartışılması ve Meymûn el-Kaddâh ve oğlu Abdullah’ın kimliğine ilişkin farklı görüşlerin bulunması bir problem olarak görülmektedir. Bu durum, Fâtımîlerin yönetimleri boyunca soylarını açıklamaktan kaçınmalarından ve imamı gizleme ilkesini benimsedikleri dönemde imamların isimlerini bilinçli olarak gizlemelerinden kaynaklanmıştır. Konu hâlâ tartışılmaya devam etmektedir. Fâtımîler Abbasîler döneminde ortaya çıkmıştır. Fâtımîler, bağımsız bir hilâfet devleti haline gelmişler ve Abbasîlerin başlıca rakibi olmuşlardır. Bu durum hilâfeti elinde bulunduran Abbasîleri tedirgin etmiştir. Abbasîler, Fâtımîleri devletin bir bölgesini ele geçirmeye çalışan isyancılar olarak görmüşlerdir. Abbasîler, sorunu Fâtımî soyunu ötekileştirerek çözebileceklerini düşünmüşlerdir. Halife Kādir-Billâh, Bağdat’ta Sünnî ve Şiî din adamlarını toplamış ve toplantıda, Fâtımîlerin Hz. Fâtıma’ya dayanan soy iddialarının sahih olmadığını belirten bir bildiri imzalanmıştır. Çalışmada betimleyici ve analitik yaklaşım metodu izlenmiş ve bir dizi bulgulara ulaşılmıştır. Makalenin bulguları özetle şunları içermektedir: Meymûn el-Kaddâh azatlı bir köle olup çağdaşı Ehl-i beyt imamlarının sadık adamlarından biridir. Meymûn el-Kaddâh’ın Fâtımîlerin atası olduğunu söylemek mümkün değildir. İsmâilî da‘veti Muhammed b. İsmâil’in adına yapılmıştır. Makalenin amacı Fâtımîler hakkındaki bazı mitleri ve yanlış bilgileri ortadan kaldırmak ve doğru bağlamı sağlamaktır. Araştırmada Fâtımî halifelerinin soy kütüğü ve ilk İsmâilîlik hareketinde baba oğul Kaddâh’ların rolü klasik ve modern çalışmalar çerçevesinde aydınlatılmaya çalışılacaktır. Hikâyenin iki tarafı olan Sünnî ve Şiî görüşler, ulaşılan kaynaklar ışığında yeni analizlerle sentezlenecek, farklı görüş ve yorumlar objektif bir şekilde ortaya konulacaktır.

Keywords

Abstract

The founding leader of the Fatimid dynasty is Ubaydullah al-Mahdi. The Fatimids accepted Ismailism as the official sect. According to Shiite sources, the lineage of the Fatimids goes back to Muhammad ibn Ja‘far al-Sadiq, that is, they are from the Shiite sect and descend from the doughter of the Prophet (pbuh) Hazrat Fatima and Hazrat Ali. However, some Sunni sources denied this lineage and attributed the Fatimids to Maimun al-Qaddah, who they said was Zoroastrian and Jewish origin. With this, the Sunnis wanted to say that the caliphate of the Fatimids was invalid. According to the official doctrine accepted by the Fatimids, the lineage of the eleventh imam, Ubaydullah al-Mahdi, goes back to Hazrat Fatima through Muhammad ibn Ismail. Sunni sources viewed Ismailism as one of the extreme Shiite sects founded in Damascus by Maimun al-Qaddah. It did not take long for the Ismaili invitation to be carried to the east. The Ismailis managed to establish authority in the Maghreb and Ubaydullah al-Mahdi declared his state in 296/909 AH. After the Ismaili State moved from Maghreb to Egypt, it took the name Fatimids. The Fatimids made Cairo their new capital. The Fatimid State continued its existence for approximately three hundred years. It is a historical fact that the Fatimids attributed themselves to the lineage of Hazrat Fatima. The discussion of the legitimacy of the Fatimid State based on lineage and the different views on the identities of Maimun al-Qaddah and his son Abdullah are seen as a problem. This situation stemmed from the fact that the Fatimids avoided revealing their lineage throughout their rule and deliberately concealed the names of their imams during the period when they adopted the principle of concealing the imam. The issue is still being debated. The Fatimids emerged during the Abbasid period. The Fatimids became an independent caliphate state and the main rival of the Abbasids. This situation made the Abbasids, who held the caliphate, uneasy. The Abbasids viewed the Fatimids as rebels trying to take over a region of the state. The Abbasids thought that they could solve the problem by ostracizing the Fatimid lineage. Caliph Qadir-Billāh gathered Sunni and Shiite clerics in Baghdad and a declaration was signed at the meeting stating that the Fāṭimids’ lineage claims based on Hazrat Fatima were not authentic. In the study, descriptive and analytical approach methods were followed and a series of findings were reached. The findings of the article include the following: Maimun al-Qaddah was a freed slave and one of the faithful men of the contemporary Ahl al-Bayt imams. It is not possible to say that Maimun al-Qaddah is the ancestor of the Fatimids. The Ismaili invitation was made in the name of Muhammad ibn Ismail. The purpose of the article is to dispel some of the myths and misinformation about the Fatimids and provide the correct context. In the research, the genealogy of the Fatimid caliphs and the role of the father and son Qaddahs in the first Ismailism movement will be tried to be illuminated within the framework of classical and modern studies. The two sides of the story, Sunni and Shiite views, will be synthesized with new analyses in the light of the sources accessed, and diffrent views and interpretations will be presented objectively.

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics