MÜLKİYET, ÖZEL MÜLKİYET VE MÜLKSÜZLEŞTİRME

Author:

Year-Number: 2023-63
Yayımlanma Tarihi: 2023-04-27 00:11:27.0
Language : Türkçe
Konu : Felsefe
Number of pages: 329-342
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Bu çalışma Karl Marx’ın ‘insanların hareket halindeki mülkiyeti’ olarak tanımladığı özel mülkiyete dair düşüncelerini mülksüzleştirme söyleminden hareketle tartışabilmeyi amaçlamaktadır. Marx için mülkiyet ve özel mülkiyet emek aracılığıyla birbirlerini içeren, ancak yabancılaşmış emek dolayısıyla birbirini dışlayan modern toplumun önemli iki olgusudur. İlk bakışta bireylerin doğada verili olan her şeyi bireysel emek ya da irade aracılığıyla mülkiyeti kılabilmeleri olağan ve özgürce bir eylem biçiminde görünürken, kapitalist üretim tarzı ile birlikte emeğin yabancılaşması, emeği kendi için etkinlik olmaktan çıkararak bir başkasının özel mülkiyetine dönüştürmektedir. Bu nedenle Marx için özel mülkiyet yalnızca bir meta ya da fiziksel nesnelerin cismi görünüşleri olarak düşünülmez, emeğin kendisi de özel mülkiyetin bir başka biçimidir. Bu sebepledir ki, özel mülkiyet aynı zamanda ‘mülksüzleştirenlerin mülksüzleştirilmesi’ biçimindeki diyalektik yasadan hareketle idealize ettiği yeni toplum biçiminde kaldırılarak- içerilmesi (Aufhebung) gereken bir aşamayı temsil etmektedir.

Keywords

Abstract

This study aims to discuss Karl Marx's ideas on private property, which he defines as “man's active property”, based on the discourse of dispossession. For Marx, property and private property are two crucial phenomena of modern society, which include themselves through labor but exclude each other through alienated labor. At first glance, it appears as a usual and free action that individuals can make anything in nature their property by labor or individual will. But in capitalist societies, the alienation of labor diverts labor from an activity for oneself and turns it into someone else's private property. In this context, private property should not be seen only as a commodity or a physical object, but labor itself is a form of private property. And that way, for Marx, private property is considered a stage that must be sublated (Aufhebung) in the new society that he idealizes, based on the dialectical law of “dispossession of the possessed”.

Keywords