“Kevserî Mecmuası” adıyla anılan tek nüshalık el yazması eser; Kantemiroğlu nota sistemini sürdüren tek derleme olması, bunun yanı sıra usûl konusunda yazarın getirdiği bazı yenilikler ve Kantemiroğlu’nda yer almayan eserleri barındırması sebebiyle çalışmamıza konu olmuştur. Şüphesiz bu eserler içerisinde en dikkat çekici olanları Türk Mûsikîsi’nin en büyük bestekârlarından biri olan Bûhûrizâde Mustafa Itrî’ye ait olan iki Semâidir. Bu çalışmada, Milli Kütüphâne’den mikrofilm olarak elde edilen Kevserî Mecmuası incelenmiş ve mecmuada yer alan Itrî’ye ait Nühüft ve Rehâvî makâmlarında iki adet peşrevin transkripsiyonu yapılmıştır. Çalışmaya ışık tutması bakımından öncelikle, mecmuanın genel tanıtımı yapılmış ve yazarı hakkında bilgi verilmiştir. Bunun yanı sıra mecmuada kullanılan Kantemiroğlu nota yazım sistemine değinilmiş ve transkripsiyonu yapılacak Kevserî Mecmuası’nda bulunan Itrî’ye ait peşrevler, Arel-Ezgi-Uzdilek sistemine göre yeniden yazılmış, aynı zamanda Sakîl usulünün günümüz usûl yazımına çevrimi yapılmıştır. Son olarak çevirisi yapılan eserler edvardaki makâm tariflerine göre incelenmiştir. Çevirisini yaptığımız eserlerin, günümüz icrâcıları tarafından seslendirilmesinin, dönemin mûsikî anlayışını yaşatmamıza ve daha iyi anlamamıza fayda sağlayacağını düşünmekteyiz.
The single edition manuscript work called “Kevserî Mecmuası” is the subject of our study due to the fact that is the only compilation maintaining Kantemiroğlu notes system as well as containing some of the innovations brought about by the author and the works that are not in Kantemiroğlu. Undoubtedly, the most striking of these are two semais belonging to Bûhûrizâde Mustafa Itrî, one of the greatest composers of Turkish Music. In this study, Kevserî Mecmuası, obtained as microfilm from the National Library, has been examined and the transcription of two peşrev, from Nühüft and Rehâvî makam belonging to Itrî, in the journal has been made. In terms of shedding light on the study, firstly, the general introduction of the journal has been made and information about the author was given. Besides this, Kantemiroğlu note writing system which is used in mecmua has been mentioned and the peşrev of Itrî in the Kevserî Mecmuası to be transcribed has been rewritten according to Arel-Ezgi-Uzdilek system. Also, the adaptation of Sakîl tempo to modern tempo writing has been made. Finally, the translated works were examined according to the descriptions of the modes in circles. We are of opinion that performing of the works, which we have translated, by the present-day performers will help keeping the musical understanding and provide better understanding of the era.