Vergi politikalarında temel amaç kalkınma ve büyüme hamleleri ölçeğinde iç kalkınma dinamiğini canlı tutmak yer almaktadır. Vergi aynı zamanda gelir dağılımını düzene koyma ve devletin ekonomiye müdahalesinde istikrarını sağladığı bilinmektedir. Atatürk dönemi uygulanan vergi politikalarına bakıldığında halkın iktisadi dalgalanmalar karşısında bütçe gelir gider dengesini ile kamu gelirleri arasında bir denge oluşturulması esas alınacak planlamaların yapıldığı görülmektedir. Buna yönelik vergilendirmeler daha devletin kuruluş yıllarında anayasası ile güvence altına alınmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında birinci dünya harbinin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaya yönelik ekonomi politikaları belirlenmiş ve bu çerçevede girişimcileri destekleyici politikalar izlenmiştir. Vergilendirme sisteminde temel amaç devletin gelişme hızında kalkınmaya yardımcı bir işlevi sürdürmek olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada temel gaye Atatürk dönemi vergi politikalarını arşiv belgeleri incelenerek dönemin toplum üzerindeki etkilerini aydınlatmaktır.
The main purpose of tax policies is to keep internal development dynamics alive at the scale of development and growth moves. It is also seen that the tax reports the stability of the income situation and the orderly economy. It is seen that the tax policies implemented during the Atatürk period were planned based on maintaining a balance between the distribution of budget income and expenditure and public revenues in the face of monetary economi. For this purpose, taxation is guaranteed by the constitution. In the early years of the Republic, economic policies were determined to eliminate the negative effects of the First World War and entrepreneurs were supported in this regard. For this purpose, taxation is guaranteed by the constitution. It is known that the main purpose of the taxation system is to maintain a development-supporting functionality. This main purpose is to illuminate the role of Atatürk's period tax policies in the public politics of the period by examining archival documents.